25 Eylül 2008 Perşembe

vermek istemeseydi, istemek vermezdi*

dün teyzemin kızı Betül, kızı ve eşi Fatih sürpriz bir ziyarette bulundular evimize, şeref verdiler. zil çaldı, kapıyı açtım, Fatih gülümseyerek elindeki paketi uzattı: "fatih sarması istemişsin ayşe, buyur".

üstelik ben fatih sarması denen şeyden yıllardır yememiştim, öyle çok da sevmezdim eskiden. iki hafta önce birdenbire canım isteyene kadar dünyada böyle bir tatlı olduğunu bile unutmuştum.

artık konuşmakta hiç olmadığı kadar çok güçlük çekiyorum. malesef bu hayatımı değiştiren hadiseyi bütün letafetiyle anlatmaktan acizim. ama not edilmesini istedim. unutmaktan korktuğum için.
bir de fatih sarması, Fatih gitmiş almış o kadar işinin arasında Fatih'ten. bir fatih'ler deryası içinde izhar edilen ism-i latif'in cilveleri:)


*Said Nursi

1 yorum:

gazoz kapağı dedi ki...

Afiyet olsun hemmidenize hem de ruhunuza