3 Temmuz 2008 Perşembe

bir insanlık mucizesi olarak "laz"

laz toplumunda insanların alışılagelmemiş şeyler yapması son derece normal karşılanır. herkesin yaptığını yapmayan insan, yadırganmaz, adeta övülür. -ya oriya hiç yürunur mi? denir, hayranlıkla gülümsenir. doğal olarak bu ortamda büyüyen bireyin beynindeki orijinal fikir geliştirme (or-ge) dairesi işlevselliğini ömür boyu sürdürür.normal olan, herkesin kafasına göre kendine norm bulmasıdır. delilerimizle aynı sofrada oturur, aynı denizde viya yaparız, onların anlattığı hikayeleri de trtde konuşan profların anlattıkları kadar önemseriz.
hiçbir şeyin kalıcı bir düzeni yoktur. düzen vardır ama sık sık değişir. ve bütünün düzeni yerine parçaların kendi içinde farklı düzenleri vardır. ve bütün o düzenlerin birbirleriyle olan bağlarını sorunsuz şekilde kurabilme yetisini zamanla edinen beyinlerimiz de bu halleriyle alelade beyinlere fark atar. hain fark atar hem de :)
evlerimizin biri doğuya bakar biri kuzeye, bahçeye gül dikeriz, yanına soğan ekeriz. yemek yaparken aklımıza ne gelirse onu koyarız. dünyanın en özgür, en mutlu insanları lazlardır. canımız ister arabadan inip yolun kenarında horon teperiz. sevdaluk ederiz. unutur, gene ederiz. aferum aferum..

Hiç yorum yok: